İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | book a table f. | bir masa ayırtmak | ||
I'd like to book a table for four for tomorrow night. Yarın akşam için dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. More Sentences |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | a coffee table book i. | büyük, pahalı bol resimli kitap |
Genel | book a table for four f. | dört kişilik bir masa ayırtmak |
Genel | book a table for three f. | üç kişilik bir masa ayırtmak |
Genel | book a table for two f. | iki kişilik bir masa ayırtmak |
Speaking | ||
Konuşma | did you book a table? expr. | masa ayırtınız mı? |
Konuşma | did you book a table? expr. | masa ayırtın mı? |
Konuşma | did you book a table? expr. | masa ayırtmış mıydınız? |
Konuşma | did you book a table? expr. | masa ayırtmış mıydın? |